10 Şubat 2016 Çarşamba

CATHERINE BYBEE - CUMAYA KADAR SÖZÜM SÖZ



Yedi gün, yedi düğün

Gwen Harrison
Samantha'nın çöpçatanlık şirketini devralan güzel İngiliz leydisi Gwen Harrison, işini yürütmek için Amerika'ya yerleşir. Ancak şirketin patronu olması kendi aşk hayatı ve evliliği için hayaller kurmasına engel değildir. Bu hayallerini süsleyen özel koruma Neil MacBain ona istediklerini verebilecek midir, yoksa beklediğinden daha fazlasına mı mal olacaktır?

Neil MacBain
Emekli deniz piyadesi Neil MacBain'in huzursuz ruhu ve savaşın etkisiyle sertleşmiş vücudu saray kızı Gwen'in büyük tesiri altındadır. Ama müşterisi olduğu için onu yasak bölge olarak görmektedir. Ta ki geçmişinden bir tehdit geri dönene ve Gwen çapraz ateşte kalana dek. Şimdi Neil ve Gwen, birbirileri için kariyerlerini, hayatlarını ve kalplerini feda etmeye hazırdırlar. Çünkü bilirsiniz aşk her türlü engeli mutlaka aşar.

"Bir tarafta tam bir İngiliz seçkini diğer tarafta gizemli bir güvenlik görevlisi… Aralarındaki inanılmaz çekim başınızı döndürecek."
-Publishers Weekly-

"Catherine Bybee Yedi Gün Yedi Düğün serisine ateşin ve gizemin dozunu artırarak devam ediyor."
-Booklist-

"Cumaya Kadar Sözüm Söz, yerinde ve tutarlı karakterleri, hiç düşmeyen temposuyla tam bir duygu fırtınası."
-Amazon-
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 432

Baskı Yılı: 2016


Dili: Türkçe
Yayınevi: Novella Yayınları

Seri Bilgisi; 


YORUM 

  1- Pazartesi düğünümüz var.
                                                            2- Çarşambaya kadar eşim ol.
                                                            3- Cumaya kadar sözüm söz. 

Yine bir çöpçatan şirketi kuran kadınların hikayesi gibi gelebilir. Evet kahramanlar çöpçatan şirketi sahip kadınlardan oluşuyor ama keşke başka meslek seçseymiş yazar güzel bir kitabı daha da sıradanlaştırmış. Romantik komediden çok aksiyonu olan bir kitap olmuş. Bol kaçıp kovalamaca güzel bir aşk hikayesi ile harmanlanmış. Beğendiğim bir kitap oldu. 






MARİE FORCE - AŞK NEDENSİZ DE GÜZEL



Umut etmeyi bırakmazsan, aşk seni mutlaka bulur...

Grace hayatı boyunca şişman ve mutsuz bir kız olarak yaşamıştır. Ama bir gün kendisi ve geleceği için çok önemli bir karar alır ve mide ameliyatı olarak tam elli sekiz kilo verir. Daha önce erkeklerle hiç ilişkisi olmayan Grace, çocukluk aşkı Trey'le romantik bir gece geçirmek için Gansett Adası'na gelir, ancak bu randevu hiç de beklediği gibi geçmez. Grace, bir anda kendini ada sokaklarında beş parasız ve yapayalnız dolanırken bulur. Ne var ki kader karşısına başına buyruk, tek gecelik ilişkilerin adamı ve yakışıklı müzisyen Evan McCarty'yi çıkaracaktır. Aşk konusunda kesinlikle beceriksiz olan bu ikili aşkın umut dolu labirentinde yollarını bulabilecek midir?

"İlk kez Gansett Adası serisinden bir kitap okuyorum, ama Marie Force'un karşı konulmaz karakterlerine ve sahnelerine bayıldım. Artık ben de Gansett Adası'nda kalıp Evan ve Grace'le takılmak istiyorum."
-USA Today-

"Seri ilerledikçe hikâye daha da güzelleşiyor. Marie Force'un üslubu kitabı elinizden bırakamayacağınız kadar güzel ve eğlenceli."
-Amazon-

"Aşkın, umudun, sevginin ve sımsıcak Gansett sakinlerinin eğlenceli ve samimi hikâyesi."
-Booklist-
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 384

Baskı Yılı: 2016


Dili: Türkçe
Yayınevi: Novella Yayınları


YORUM 

Çok uzun uzadıya yorum yapılacak bir şey yok kitapta açıkçası. Okuduktan iki gün sonra o hafta okuduğum kitapları düşünürken ne adını ne konusu bir türlü hatırlayamadım hatta.  Benim için bir oku ve unut kitabı. Yazdıklarımdan kötü olduğu anlaşılmasın, tarzında iyi bile sayılabilir. Kafa dağıtmalık, hoş beyaz dizimsi bir kitap. En azından eli yüzü düzgün bir çeviri :))) Bu tarzı seviyorsanız okuma listenize alabilirsiniz. 




25 Kasım 2015 Çarşamba

HEIDI MCLAUGHLİN - SONSUZA KADAR BENİM


Kitap Adı : Sonsuza Kadar Benim 

Yazar : Heidi Mclaughlin

Çevirmen : Şebnem Yaşar Kip

Yayınevi : Yabancı 

Sayfa Sayısı: 312 


Planlarım arasında bir rock yıldızı olmak hiçbir zaman yoktu. Üniversitede Amerikan futbolu oynayacak, NFL'de profesyonel futbolcu olacak ve lise aşkımla evlenip sonsuza dek mutlu yaşayacaktım. 

Gideceğimi söylediğim o gün, her ikimizin de kalbini kırmıştım. Gençtim ve kendim için doğru kararı vermiştim, fakat bu bizim için yanlış bir karardı. Tüm hissettiklerimi müziğimle dile getirdim, fakat o kızı asla unutamadım. Onun gülüşünü, onun kokusunu… 

Şimdi, on yıl sonra geri dönüyorum. Umarım bunca zaman sonra ona bunu anlatabilirim: Onun hâlâ Sonsuza Kadar Benim olmasını istediğimi.

"Sonsuza Kadar Benim, kalp kıran hataların, affetmenin gücünün ve aşka ikinci şansın umut dolu hikâyesi."
-Aestas Book Blog-

"Sıcacık bir aşk hikâyesi okumak isteyen herkese bu kitabı öneririm." 
-The Little Black Book Blog-
(Tanıtım Bülteninden


Yorumum 


Yabancı yayınlarının romantik kitap türlerini genelde beğenerek okuyorum. Bu kitabı da sevdim sayılır. Karakterlere bayıldım mı dersem; pek de değil açıkçası. 

Konuya gelirsek, ünlü bir rock yıldızı olan Liam'ın 10 yıl önce terk ettiği kasabaya dönmesi üzerine kurulu. Üniversiteye giderken radikal bir karar veren Liam, sevdiği kız ve en yakın arkadaşları da dahil tüm hayatını arkasında bırakarak yeni bir yaşama başlamış. Geçmişte en yakın arkadaşı olan Mason'ın  cenazesine katılmak için döndüğü kasabada acımasızca terk ettiği sevgilisi Josie ile ve yaptıklarının sonuçlarıyla yüzleşiyor. 

Konu aslında klişe ama yinede iyi işlendiğinde sevdiğim konulardan. Bu kitapta sevmekle sevmemek arasında arada kaldığım yerler oldu, belirttiğim gibi karakterleri anlamadığım saçma gelen yerler var. Öncelikle Liam'ın başka bir şehre gitme nedenini anlasam bile o kadar sevdiği kızı ve arkadaşlarını hiç bağı kalmayacak şekilde neden geride bıraktığını tam olarak anlamıyoruz. Yada benim açımdan ikna edici değil diyeyim. Josie'nin ise sağlam bir kazık yediği Liam'ı hemen affetmesini anlamadım. Yine de okunması insanı sıkmayan bir kitap, beklenti yüksek tutulmazsa iyi olur sadece. :)

Puanım: 10/6,5'dan 7 
 


23 Kasım 2015 Pazartesi

Kylie Scott - Aşkın Şarkısı



Yazarı: Kylie Scott
Çevirmen: Tuğçe Nida Sevin 
Sayfa Sayısı: 400
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Yabancı

Aşkın Müziği ve Aşkın Ritmi romanlarının New York Times çoksatan yazarı Kylie Scott, Aşkın Şarkısı'nda Stage Dive'ın seksi ve kendini beğenmiş vokalistiyle size uykusuz bir gece geçirtecek! 


Stage Dive'ın vokalisti Jimmy her istediğini, her istediği anda elde etmeye alışmıştı; bu ister içki, ister uyuşturucu, ister kadın olsun. Fakat sonu gelmeyen taşkınlıkları hem kendisi hem de grup için bir felakete dönüştüğünde Jimmy ipleri yeniden eline almak zorunda bırakılmış ve onu beladan uzak tutacak yeni asistanı Lena'yla karşı karşıya kalmıştı. 



Lena, seksi rock yıldızının zırvalıklarına boyun eğmeye niyetli değildi ve aralarındaki çekime rağmen ilişkilerini tamamen profesyonel seviyede tutmaya kararlıydı. Fakat Jimmy sonunda Lena'yı fazla zorlayarak kaçırmayı başardığında, belki de başına gelen en iyi şeyi kaybetmiş olacaktı… 



"Her ânını adeta içimde yaşadım ve kitabı bitirdiğim anda yeniden başlamak istedim. Her kızın hayallerini süsleyen türden bir rock yıldızı ve aşk hikâyesi." 
-Maryse's Book Blog-



"Sürükleyici, seksi ve duygusal." 
-Dear Author-



"Harikulade ve leziz. Kesinlikle bu yıl okuduğum en iyi kitaplardan biri!" 
-The Book Pushers-
(Tanıtım Bülteninden)


Yorumum

Kylie Scott'un rockstar romance serisinin üçüncü kitabı da yayınlandı. Yabancı yayınları serileri bekletmemek konusunda bir çok yayınevine göre çok iyi. Umarım diğer yayınevleri de bu politikayı en kısa sürede benimserler :))))

Kitaba gelirsek serinin ilk iki kitabına göre daha iyi bulduğum kesin. Özellikle ikinci kitapta ki kahramanlara gıcık olmuştum. Grubun kötü çocuğu olarak bilinen Jimmy ile onunla başa çıkabilecek kadar dişli bir karakter olan Lena'nın karşılaşması (özellikle ilk iki kitaba göre) eğlenceli diyalogların başlamasına neden oluyor. :))))
Jimmy eski bir bağımlı ve grubu ona güvenmediğinden göz kulak olsun diye Lena'yı işe alıyorlar. Aralarında sadece aşk değil, arkadaşlığın da oluştuğunu okumak güzeldi. Diğer kitaplarla bir kıyaslama daha yaparsam onlardan hem daha duygusal hem daha eğlenceli özellikle yemeğe çıkma sahnesinde kahkaha attığım yerler oldu. 

Yine de okunmasa bir şey kaybedilmeyecek ancak kafa dağıtmak ve boş vakit geçirmek için ideal kitaplardan biri. Kolayca okundu sıkmadan bitti. 

20 Ekim 2015 Salı

TESSA DARE - AŞK CEPHESİ


AŞK CEPHESİ - TESSA DARE 

Sorunlu genç kadınların cenneti Spindle Koyu'na hoş geldiniz! Burada bir tane bile yakışıklı erkek yok. Şimdilik... 

Spindle Koyu varlıklı ailelerin sorunlu kızları için mükemmel bir yerdir: Fena halde utangaç olanlar, evlilikten nasibini almış genç eşler ve yanlış erkeklere ümitsizce kapılmış genç kadınlar. 

Rycliff'in yeni kontu Victor Bramwell, buraya ait olmadığını bilmektedir; zira koy, kız kuruları ve koyunlardan ibarettir. Ama bir milis kuvveti toplama emri aldığı için onlara katlanmak zorundadır. Aslında görevi çok kolaydır ama yarattığı ütopyayı Bram'in uyduruk ordusundan korumaya kararlı Susanna Finch yüzünden, durum içinden çıkılamaz bir hal alır. 

Susanna adamlara bulaşmayacağına, Bram de kadınlarla iletişim kurmayacağına yemin eder ve böylece aralarında destansı bir savaş başlar… Kaybedecek bu kadar çok şey varken kazanan kim olacaktır? 

"Şahane… Özgün karakterlerle ilgili gizli gerçekleri yavaşça ortaya çıkaran, zekice diyaloglar ve baştan çıkarıcı, romantik karşılaşmalarla dolu." 
-Publishers Weekly-

"Dare, okurların ne istediğini çok iyi biliyor. Rahat okunan, büyüleyici kurgusu; kendini sevdiren karakterleri, esprili üslubu ve şehvet dolu sahneleriyle bağımlılık yapıyor." 
-Booklist-

"Kadınlar ve erkekler arasındaki bu capcanlı, seksi ve eğlenceli savaş, okuyucuları harika bir maceranın içine çekiyor." 
-Library Journal-
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 384

Baskı Yılı: 2015


Dili: Türkçe
Yayınevi: Pegasus


Yorumum 

Son zamanlarda beni çok da çekmeyen tarihi romans kategorisine bu kitapla dalış yapmış bulundum. Kitaptaki karakterlere bayıldım, başta Susanna olmak üzere, Bram, Colin,  Minevra hepsi eğlenceliydi. Yayınevlerini çeviri yüzünden eleştirmekten bir gün bıkarmıyım bilmiyorum ama eğer bol olaylı bir hikaye olmasa bu çeviriyle okunmazdı. 
Ben sıkılmadan okudum bitirdim, şiddetle olmasa da tavsiye ederim. 

NINA CROFT - TESLİMİYET



Jake, büyük bir şirketin patronudur. Her zaman yoğun olan iş programı ve özel yaşamı, onu bir tek şeyi düşünmekten alıkoyamamıştır: Kalbinin en gizli köşesinde sakladığı Kim'i…

Kim, kocasından boşandıktan sonra yaşama gücünü tamamen kaybetmiş bir halde neredeyse çökmüşken, Jake onu bulur. Kim'in yeniden ayağa kalkması için ne gerekiyorsa yapmaya kararlıdır.

Kendi şirketinde çalışmaya başlaması için ona bir iş ayarlamayı teklif eder ancak Kim, torpilli bir pozisyondan işe girmeyi kabul etmez. Bunun üzerine Jake onu en azından resepsiyonist olarak çalışması için ikna eder. O an Jake için en önemli olan şey, bir şekilde Kim'in yakınlarında olmaktır. Artık onu koruyup kollayabilecek ve yaşamından haberdar olacaktır.

Kim için yaşadığı onca şeyden sonra kalbini bir kez daha birine teslim etmek imkânsızdır.

Jake ise Kim'i kendine saklamanın bir yolunu bulmaya kararlıdır. Bu defa, onun başkasına gitmesine izin vermeyecektir.
(Tanıtım Bülteninden)



Sayfa Sayısı: 320

Baskı Yılı: 2015


Dili: Türkçe
Yayınevi: Nemesis Kitap

Yorumum 
Eğlenceli diyologların olduğu okunur bir kitap.  Konuyu okurken dram yönü baskın olur sanmıştım aksine komedi yanı daha ağır basıyor. Cidden güzel bir kitap olacakmış eğer çevirmen çevirebilseymiş. Bazı paragraflarda kadın karakter Kim ' in adını kaç kere okudum bilmiyorum. Bazen bir cümlede iki üç kere geçtiği bile oldu, evet çevirmen ingilizce biliyor ama Türkçede bilse keşke demeden yapamadım. Çabuk okunan kafa dağıtmak için ideal.  Çeviriye takılmazsanız okuyun derim . 

3 Eylül 2015 Perşembe

Aleatha Roming - Tutku Oyunları ( Consequences Serisi 1 )





Aleatha Roming - Tutku Oyunları  ( Consequences Serisi 1 )



Aşk, günahlarla yoğrulmuş bir oyunu bozabilir mi?


Claire Nichols, kusursuz hayatların, büyülü masalların ardında en kötü kâbusların yaşanabileceğinden habersizdi. Ta ki onunla tanışana kadar; Anthony Rawlings. Zorba, acımasız, gözü kara. Fakat aynı zamanda zengin, kibar, güçlü ve nefesleri kesecek kadar yakışıklı.

Parıltılı yaşamların gürültüsünden uzak, sıradan bir barmen olan Claire, onun tatlı tuzağına düştüğünde ise artık her şey için çok geçti. Nefretin bile çekici geldiği bu dünyada, tutku ve şehvet dolu bir oyunun en önemli parçasıydı artık.
Bu oyunun sınırları yok ama kuralları var. Hayatta kalmaksa ancak kurallarla mümkün. "Kimse onun kurallarının sonuçlarından kaçamaz."
-Alfred A. Montapert-
(Tanıtım Bülteninden)

Sayfa Sayısı: 648
Baskı Yılı: 2015
Dili: Türkçe
Yayınevi: Arkadya Bitter


Yazarın Notu :
Önemli
Tutku Oyunları serisinde fazlasıyla yetişkinlere yönelik içerik bulunmaktadır.Aşırı tasvir ve ayrıntı yer almamasına rağmen kaçırma,tecavüz ve hem fiziksel hem psikolojik şiddet mevcut.bu tür içerikleri okuyamıyorsanız lütfen bu kitabı almayın.Hazırsanız,hoş geldiniz,yolculuğunuzun tadını çıkartın.
-Aleatha Romig


Öncelikle yazarın kitabında yazdığı, sizlerle paylaştığım uyarı notuyla yorumuma başlamak istiyorum. Yazar iyi ki böyle bir uyarı yazmış bu ayrıntı olmadan okusaydım belki çok daha fazla şoklar yaşayacaktım. Küçük kardeşlerimizi aşırı erotik porno kitaplardan ( bu kitapta da yüzeyselde olsa bariz yer alıyor ) korumaya çalışırken bu kitabı da okuduklarını düşünmek istemiyorum.

Yakın zamanda türk bir yazar adayı arkadaşımızın kitabının konusu tecavüz içeriyor hatta tecavüzcüsüne aşık oluyor ve bunu normalleştiriyor diye ortalığı tozu dumana katan arkadaşlarımızdan bu kitabı gördüklerinde çok daha farklı bir tepki beklerdim ve beklemedeyim bakalım nasıl bir yorumla gelecekler.



Kitaptan hem nefret ettim, hem de beğendim. Nasıl bir ikilemse bu artık beni benden aldı.


Neden nefret ettim öncelikle onu açıklayayım, konu bazında o kadar nefret uyandırıcı şeyler var ki hangi birisini sayayım bilemedim, tecavüz derseniz var!, fiziksel şiddet dayak derseniz var !! psikolojik şiddet ve baskı deseniz o da var!!! Var oğlu var yani…

Kitabı okurken gerilmek sinirlenmemek elde değil, hele ki günümüzde bile bayana şiddet ve tecavüz bu kadar artmışken bunları okumak beni yıldırdı nefretimi iki katına çıkarttı. Kitaptaki erkek kahramanı bir kaşık su da boğabilirim o dereceyim.


Neden beğendim şimdi de onu açıklayayım, öncelikle yazarın kalemi sağlam okuduğunuzda her şeyi gözünüzde canlandırabiliyorsunuz bunu her kitapta bulamazsınız, öyle ki nefretimin de bu boyutta olmasının nedeni belki bu şekilde yazmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Sadece yazar bazı yerlerde gereksiz ayrıntıya girdiği için o bölümlerde sıkılıyorsunuz yine de okumaya devam ediyorsunuz sizi içine alıyor bırakamıyorsunuz ne kadar sinirlendirse devam ediyorsunuz ve finalde yapılan ters köşe hiç beklemediğiniz anda sizi şaşırtıyor ve kitabın konusunu beğenmeseniz de devamında neler olacak diyorsunuz.



Kitabın Konusu; 45 yaşında yakışıklı, milyoner ağa babası Anthony Rawlings ve meteoroloji  uzmanı aynı zamanda barben Claire Nichols  (26 yaşında ) arasında geçiyor.

İşten çıkarıldığı için öğrenci kredileri için çalışmak zorunda olan Clarie bir gece bara gelen Anthony ile tanışır ve aralarında bir anlaşma yaparlar adam Clarie nin tüm borçlarını ödeyecek karşılığında ondan istediği tek şey, canı ne zaman isterse onun ‘’Müsait’’ olması gerekiyor, umarım müsaitliğin ne demek olduğunu anlamışsınızdır. ;)

Konu böyle başlayıp yukarıda bahsettiğim her türlü şiddetle devam ediyor.

Finalde ise size ters köşe yaparak son buluyor.


Değişik bir kurgu, değişik bir yaklaşım, okumalı mısınız bence evet bundan da çıkarılacak birçok ders var. Yinede küçük kardeşlerimiz için sakıncalı olduğunu düşünüyorum.

Yetişkinler için tavsiye eder miyim evet ederim.

Benim için kitap 10 üzerinden 8.

Keyifli okumalar.