Şebnem Burcuoğlu - Kocan Kadar Konuş – Kocan Kadar Konuş 2 Diriliş

Arka Kapak Özetleri

"Türkiye'de kadınların DNA'larına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun. Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış. 'Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş' atasözü, anneannem Peyker'in lafıdır. Yani o sözü söyleyen ata, bizzat benim anneannem.

Sözün özü, kocan varsa varsın, yoksa da geçmiş olsun. Hele ki bir de 30'una gelip de bekâr kaldıysan bu dünyada yatacak yerin yok!"

Evli misin?
Ya nişanlı?
Sevgilin var mı?
O da mı yok!
Yaş kaç?
Hmm. Anlaşıldı.

Sen en iyisi bu kitabı bir oku. Yalnız değilsin Türk kızı! Senden çok var -ay bunu da yanlış anlayıp trip atarsın sen şimdi. Yok, öyle demek istemedik. Ailen, çevren, eşin-dostun-arkadaşınkankan, hepsi evlilik lafı ediyor değil mi? Ama zor iş.

Koca bulmak ÇOK zor iş arkadaş…
(Tanıtım Bülteninden)

Kocan Kadar Konuş 2 Diriliş

"Dişi olan karadul örümceği, erkeğiyle çiftleştikten sonra onu bir güzel yermiş. Yediği erkek sayısı günde yirmiyi bulabilirmiş. Denilen odur ki erkek, sadece yavruları olsun diye kendini kurban edermiş. Bir günde yirmi erkek!Ben bir tanesini bulmaya çalışırken maymun oldum, Allah'ın örümceği günde yirmi erkeği bulduğu gibi bir de mideye indiriyor!"

Çok sevgili Türk kızı, Bir önceki kitapta mevcudiyetimizin ve istikbalimizin yegâne temelinin bir koca bulmak olmadığını anlatmaya çalışmıştım hatırlarsan. O kitapta bana verilen tavsiyeleri hiç uyguladın mı bilmiyorum ama sonunda başıma neler geldiğini gördün. Şunu hiç unutma: sen belli bir yaşa gelene kadar kimileri evlen diye baskı yaparken kimileri de evlenmeni engellemek için elinden geleni ardına koymayacak!Nikâh masasına oturana kadar atlatman gereken çok badire, dahili ve harici çok bedhahların olacak.

Tüm bunlara rağmen akıl sağlığını koruyabildiysen seni gönülden tebrik ediyorum; yüce bir insan, eşsiz bir varlıksın sen Türk kızı!
(Tanıtım Bülteninden)

Yorumum ;

Öncelikle sinema filmi çekilmiş kitapları önceden okumadıysam sonradan okumak için her zaman tereddüt etmişimdir veya aşırı reklamı olan kitapları okumakta içinde böyle.

Ne zaman ki aşırı reklamı olan bir kitaba başlasam hep hayal kırıklığına uğruyorum bu olayı bu kitapta kırdık hiç hayal kırıklığına uğramadım aksine o kadar çok beğendim ki 3.kitabı sabırsızlıkla bekliyorum.

Efsun kitabımızın baş kahramanı 30 yaşında kumral balık etli, kitap düşkünü kendi halinde bir kız. Tam bir aile apartmanında yaşıyor ailesi evlere şenlik diyebilirim. Ailesinin kızlarının evde kaldığını düşünerek ona koca bulmak için yaptıkları sohbetleri olayları okumak çok keyifliydi.

Sinan kitabımızın erkek kahramanı ailenin tek oğlu. Efsun’un ilk okuldan arkadaşı hatta sevgili.

Bu iki genç çocukluk aşkı yaşıyorlar ama Sinan lise dönemi için yurt dışına gidiyor aralarındaki bağlantı kopuyor aradan 14 sene geçtikten sonra kuzenleriyle gittiği gece kulübünde tekrar karşılaşıyorlar bakıyorlar ki içlerindeki aşk sönmemiş aynen devam ediyor.

Aradan yıllar geçtikten sonra bile birbirlerini bulmaları kızımın ailesinin evde kalmış kızları için evlilik planları, bu planların işleyişi yaşanan olaylar öyle keyifli ki her okuyan kız kendinden eminim bir parça bulacaktır.

Bazı yerlerinde o kadar güldüm ki anlatamam, moraliniz bozukta birebir ilaç niyetine de kullanabilirsiniz. :D 

Okumadıysanız kesinlikle tavsiye ediyorum muhakkak okuyun. 

Puanım : 10 üzerinden 10